İzmir Büyükşehir Belediyesi, küresel iklim krizi ve değişen iklim rejimi nedeniyle sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde olduğu İzmir’de, orman yangınlarına karşı farkındalık oluşturmak için ilginç bir etkinlik düzenledi. İtfaiye personeli, 10 kilogramın üzerindeki kişisel koruyucu kıyafetleri ile Konak’taki yurttaşlara eğitici broşür dağıttı. Ekipler, özellikle sıcak havalarda, felakete dönüşen yangınların çıkmaması için herkesin duyarlı olmasını istedi.

İZMİR (İGFA) - İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, çoğunlukla insan kaynaklı ihmal ve dikkatsizlik sonucu başlayan ve geride yıkıcı bir etki bırakan orman yangınlarına karşı ilginç bir farkındalık etkinliği düzenledi. Yangınlara müdahale ederken kullandıkları giysi ve aleve karşı koruyan özel kıyafet giyen, baret ve temiz hava solunum cihazı takan itfaiye personeli, Konak Atatürk Meydanı ile Kemeraltı Çarşısı’nda broşür dağıtarak yurttaşlara bu konuda dikkatli olmaya çağrıda bulundu. 40 dereceye yaklaşan sıcak havada koruyucu kıyafetle dolaşan itfaiye personelini gören vatandaşlar şaşkınlıklarını gizleyemedi.

Yangınların büyük nedeni dikkatsizlik ve ihmal

İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanı Yaşar Korkmaz, özellikle yaz aylarında artan yangınlara dikkat çekmek için böyle bir etkinlik düzenlediklerini belirtti. Arkadaşlarının üzerindeki kişisel koruyucu kıyafetlerin 10 kilogramın üzerinde olduğunu vurgulayan Korkmaz, “Biz bu kıyafetlerle sıcaklıkları 250 santigrat derecelere kadar çıkan ormanlar ve kentsel alanlardaki yangınları kontrol altına almaya çalışıyoruz. Bu sırada o kıyafetler her saat artıyor. Bu yaz çıkan yangınlarda, alevleri kontrol altına alma süresi bazı yerlerde 70 saat kadar sürdü. Ekipler uzun süre görev yapıyor. Onların sağlığını da unutmamamız gerekiyor. Çok zorlu bir mesleğimiz var. Ancak tüm bunlara rağmen görevimizi severek yapıyoruz,” dedi.

Yangınlar canımızı yakıyor

Tüm İzmir’lileri yangınlara karşı duyarlı olmaya çağıran Korkmaz, “Yangınlar elbette olacak. Ancak bu yangınların çoğu ihmal ve dikkatsizlikten kaynaklanıyor. Yurttaşlarımızdan özellikle sigaraları yere atmamalı, piknik ateşi yakmamaları gerektiğini istiyoruz. Kaynak yapanların da yanlarında mutlaka su bulundurmaları gerekiyor. Gerekirse kapı kapı gezerek yurttaşlara bunun önemini anlatacağız. Henüz Temmuz ayının başındayız. Son 15 günde İzmir’de meydana gelen yangınlar canımızı çok yaktı. O nedenle herkesin artık çok daha dikkatli, tedbirli olması gerekiyor,” diye konuştu.

Kişisel acil durum senaryoları hayat kurtarıyor

Yangınları söndürmekten ziyade, yangının çıkmaması için mücadele etmenin daha doğru olduğunu belirten Korkmaz, “Yangınların otluk alanlarda hızla ilerlediğini biliyoruz. İnsanlar bahçe, hobi bahçeleri yapıyor. Bunları yaparken güneşin nereden doğacağını ve nereden batacağını bile hesaplıyorlar. Ama bir yangın çıktığında acil durum senaryoları bulunmuyor. Yurttaşların kendi evlerinin, yaşam alanlarının çevresinde bulunan otları mutlaka temizlemesi gerekiyor. Özellikle hobi bahçelerinde. Yine yangın koridoru oluşturulmalı. Meyve ağaçları diksinler. Çatılarının yangın geciktirici malzemelerden yapmalarını öneriyoruz. Özellikle siteler başında ve bahçede ot temizliğini mutlaka yapmalılar. Eğer bir site içerisinde temizlik yapılmazsa, çıkan ilk yangında en büyük tehlikeyi onlar yaşıyor. Çünkü sert rüzgarların etkisiyle yangınlar çok hızlı yayılıyor,” dedi.

Mesleğimi severek yapıyorum

Göreve yeni başlayan itfaiye eri Şükran Gül Altundağ da bu konuda, “İzmir’de hava sıcaklığı çok yüksek. Biz üzerimizde gördüğümüz kıyafetlerle yangınlara gideceğiz. Zor bir görev. İzmir korunması gereken harika bir kent. Biz de bu kenti korumak için canla başla mücadele ediyoruz,” şeklinde konuştu.

Orhan Altıkat ise zorlu bir mesleklerinin olduğunu vurgulayarak, “Ama biz bunun bilinciyle itfaiyeciliği tercih ettik. Biz insanlara, canlılara ulaşmak, zorlu şartlarda onlara yardım edebilmek için bu mesleği seviyoruz ve mesleğin zorluklarını kabul ederek bu görevi tercih ettik,” dedi.